Gelecek zamanın rivayeti (-ecek) (-miş)
Bu birleşik zaman genellikle planlandığı, başkası tarafından konuşmacıya aktarılan eylemleri açıklamak için kullanılır ve bir yansıma yani aktarma ekler. Bazen pişmanlık hissi içinde gerçekleşmeyen olaylar içinde kullanılır.
Reported future tense rumor (-ecek) (-miş) ~ Past perfect future tense
This tense is used when talking about something expected or predicted to happen in the future, but with an element of uncertainty or indirectness, as if the speaker is conveying information they've heard rather than something they know for certain.
| Gelecek zamanın rivayeti (-ecek) (-miş) Zarfları | |||
|---|---|---|---|
| Rica etti | Requested kindly | Ayse rica etti, seni arayacakmışım. | |
| Seneye | Next year | Seneye, amerika ya, okumaya gidecekmişim. | |
| Haftaya | Next week | Haftaya, köpeğimizi veterinere götürecekmişiz. | |
| Salı günü | on Tuesday | Salı günü, antrenmana gidecek miymişim? | |
| Önümüzdeki ay | Next month | Önümüzdeki ay, işe başlayacakmışım. | |
| Neredeyse | Almost | Neredeyse, yarışı kazanacakmışım, ikinci oldum. | |
| Yillar önce | Many years ago | Yıllar önce, Avustralya ya yerleşecekmişim, iyi olurdu. | |
| Yarın akşam | Tomorrow evening | Yarın akşam, galaya gitmeyecekmiş misin? |
★ A comma has been added to help with the pronunciation of the sentences. Some of them do not comply with grammatical rules.
bakmak => bakecekmıs
almak => alecekmıs
satmak => satecekmıs
koymak => koyecekmus
gelmek => gelecekmis
gitmek => gidecekmis
bilmek => bilecekmis
unutmak => unutecekmus
aramak => araecekmıs
yemek => yeecekmis
Türkçede GECMIS-ECEKMIS-ZAMAN kipi fiil cümlelerinde fiil köküne +ecekmiş, +acakmış eki eklenerek oluşturulur.
Olumsuz cümleler ise fiil cümlelerinde fiil köküne +meyecekmiş, +mayacakmış eki eklenerek oluşturulur.
gelmek => gel +ecekmiş
bilmek => bil +meyecekmiş
In Turkish, Tense is formed by adding the , +ecekmiş, +acakmış suffixes to the verb stem in verb sentences.
In negative sentences, the suffix +meyecekmiş, +mayacakmış is added to the end of the verb stem.
ÖRNEKLER